26 Eylül 2007 Çarşamba

ÇİP

Bir icat yapsa Japon bilim adamları. Mesela, şöyle bir çip yapsalar beyne yerleştirilenlerden. Beynine bu çip yerleştirilen insanlar sevmedikleri insanları görmeseler, varlıklarını tümden unutsalar. Veya, çip önceden programlanabilir olsa: İnsanlar sevmedikleri, hoşlarına gitmeyen insan tiplerini ve kişilik özelliklerine sahip insanları dış dünyada göremeseler artık. Onlar için soyutlansa bu kişiler. Dokunsalar arada sırada onlara bilmeden, çarpsalar geçseler ama görmeden.. Tabii, bilseler ve unutmasalar, zihinlerinden ve dünyalarından bile soyutlamaya çalıştıkları bu kişiler hala gerçek dünyada dolaşmakta..

Bunu düşünenler korkak mıdır yoksa yorgun mu? Rüya görmeye mi yoksa kabus görmeye mi yatkındırlar? Bulutlara mı yoksa toprağa mı yakındırlar? Zihinlerini kemiren asıl şeyler sorular mı yoka cevaplar mıdır?

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Merhaba Berkin,

epeydir blog una göz atamıyordum. Az önce biraz bakma fırsatım oldu. Şu çip, lütfen yapılabilirse bir tane de benim için yaptır.
Ne yazık ki gün geliyor dün hayat merkezinde olanlar, bugün unutabilmek için vaatlerinin sınırını zorladıkların oluyor. Çok ilginç. Resmen bu çip fikrinle içimdekilere, orada sıkışıp kalmışlara sözcülük etmişsin. Bende bir çip olarak değilde bir hafıza kaybı falan hayal ediyordum. Ama sadece o unutulmak istenenleri unutturacak ama geri kalana zarar vermeyecek bir hafıza kaybı. Unutulmak istenen yanından geçse ,dibinde bitse bile, kim, ne zaman, nasıl haline sokabilecek bir kayıp. belki de bilmiyorum ama senin çip , benim hafıza kaybının asıl şekli zamandır. Zaman belki de gerçekten herşeye ilaçtır.
Yazmaya devam et en azından ben yazılarında çok şey bulabiliyorum.

fatma- bilkent işletme 3

spooky dedi ki...

“Korku, nesnesi gelecek olan ama kuşkusuz ancak geçmişten türetilebilecek bilginin yarattığı zihinsel bir durumdur. Korku hallerinde bilinen veya sezilen gelecek, geçmişin olasılıklar repertuarıdır. Korkunun öznesi geçmişteki gelecektir. Korktuğumuzda, “bilmek” dereyi görmeden paçayı sıvamaya dönüşür, adeta gelecek şimdiden olup bitmiştir. [… ] Kısaca, aslında önemli olan sonuç değil süreç; ölüm değil yaşam olmalıdır. ”

-Adam Philips-

Bu yazıyı yazdıktan sonra (hemen değil bir kaç gün sonra :) ) bu alıntıyı hatırlayıverdim birden. Sanırım benim çipim ve senin de hafıza kaybın yerine bu sözler bizi biraz daha güçlü yapabilir.

Bu arada tekrardan teşekkürler bir yazım hakkında daha görüşlerini belirttiğin için..