9 Aralık 2006 Cumartesi

Happy Saturday


-Bu 3. sınıf sana hiççç yaramadııı!

-Sosyal hayattan uzak kaldım Celocanım

-Ortamlara akkk, ii gelirrr..

- Yaa 2 ders arası ortam mı olur?

-Olurr, olurr


Canım celocan dövmek istiyor gerçekten. Telefon olur olmadık yerde çekmemeye başladı. Konuşmak için balkona çıkıyorum evde, rektörlükte zaten çekmiyo, binanın 15 metre dışında anca... Ama pl faciası ve bayramdan beri süren sınav komasından sonraki ilk huzurlu hafta sonum bu belki de. Tadını çıkarayım mı? Hayır, yine bi iş çıktı okula gidecem. Ama o kadar da sıkıcı bi iş deeeldi kendisi: el emeği göz nurumuz, uzatmalı sevgilimiz, bilkentin gözbebeği olacak bbyk ve bilkent bünyesinden çıkacak dergimiz Koza'mız için yazdığım bir yazının kontrolünü arkadaşla yaptık. Hem kontrol ettik hem de sohbet etme fırsatı bulduk. Anladım ki okuldan, aynılıktan ve bayağılıklardan bunalan bi ben değilmişim. Bir de bu salı(12 aralık oluor kendisi) bbyk ve arkadaşın düzenleyeceği bir mini konser var, beklerim herkesi... Bu arada üstteki resim Bilkent most wanted listesi deil, 1. sayı kadrosu.

Nip Tuck da iice artık işin shitini çıkarmış desem yeridir gerçekten. 4. sezonda cinsel tercih bunalımları mı ararsın, sapık jr mı ararsın, organ mafyası ve dibi tutmuş escobar gallardo mu ararsın, hepsi var. Bi bölüm zaten hayvanlı pornoya döndü, diğer birinde christian'ın pornosu youtube'e düştü(valla) Ve kadroya çaycı hüseyin dahil oldu, olmakla da kalmadı.....

Julia ayrılacakmış diziden, gitsin cehenneme kadar yolu var diorm. İsterik karı. Sana hayatını adamış kocan iyinin iyisi mükemmel adam örnek baba, yarı tanrı, role model sean dururken sen napıosun ya! Yani adamın tek suçu iyi mi olmak diorm başka bişey demiorm. ANCAAAKK, 4. sezon 8. bölüm bana george michael-jesus to a child sürprizini yaptı ya, helal olsun. O ameliyat sahnesi ve eşzamanlı flashbackler enfesti! 4-11 miydi artık 4.12 miydi bilmiorm, her zaman sean’dan duymaya alıştığım "it's gonna be ok" i escobar'dan duymam ayrı bi hoşluktu.
Bir şeye dikkat ettim de Nip Tuck'ın tüm sezonlarının 8. bölümleri Simpsons'ın cadılar bayramı bölümleri gibi sanırım özel hazırlanıyor ve beni can evimden vuruyor. Onlardan akılda kalanlar:

1.sezon 8. bölüm: (tüm nip tuck daki favori bölümüm)
Christan: It's time to make a confession father (o vurgusu harika)

2. sezon 8. bölüm:
agatha: What are you doing here?sean: i want to learn how to pray.agatha: but you're not a believer.sean: All of the things I believed in were lies.I need to put my faithin things I dismissed, things I doubted.I need to believe in something.agatha: dont you get it?there is nothing to believe in anymore...
3. sezon 8. bölüm
christian ın anası: you are my son, but i can’t be your mother(ve ardından christian'ın camdan mutlu aileye bakması)

4. sezon 8. bölüm
son 3 dakikası..
Bir de liz in ayarcılığına değinmeden geçmem tabii: Christian a laf soktuğu o gün dediği "sen hala çocuksun; güzel olan herşeyi istiyorsun kadınlar, arabalar, bebekler" den sonra sorgudayken carver'ın no-frost bacısı kit'e verdiği cvp'la bana ayrılan sürenin sonuna geliyorum:

"... and the beauty is not a curse, it's a commodity!"

Hiç yorum yok: